Oda Yönetim Kurulu Başkanımız MUHAMMET
BULUT 8 Şubat 2019 da Hakkın Rahmetine
kavuşmuştur. 2015 Yılında yapılan
seçimlerde Ceyhan Ziraat Odası Başkanı olarak göreve gelen,2019 seçimlerinde de
tekrar başkan seçilen Başkanımız MUHAMMET BULUT’ u saygı, sevgi, minnet
ve rahmetle anıyoruz. Seni Hiç Unutmayacağız, Mekanın Cennet olsun BÜYÜK BAŞKAN.
Ceyhan Mavi Haber Gazetesi
sahibi İzzet AYDEMİR’ in gazetesinde yayınladığı tüm Ceyhan halkının acısını dile getiren yazısını sayfamızda sizlerle paylaşıyoruz.
Ceyhan'da 'Köprü'ydü...
Toprağı severdi, toprakla uğraşmak, ekip üretmek, çiftlikte işçilerle zaman
geçirmek vazgeçilmeziydi. Babadan öğrenmişti toprakla uğraşmayı, toprak dostu,
bereketti, huzurdu, ekmekti, paylaşmaktı. Bereketi toprakta, huzuru çalışmakta,
mutluluğu paylaşmakta, dostluğu işçilerde bulmuştu. O yüzden bir başka severdi;
köyünü, köylüsünü, toprağı, çiftliği, hayvanları ve en çokta insanları severdi.
Karşılıksız severdi insanları;
Kürt, Türk, Arap, Çerkez, Sünni, Alevi diye ayırt etmezdi, herkesi sever,
sahiplenir, kucaklardı. Yunus Emre'nin, 'Yaratılanı severim yaradan ötürü'
sözünü hayatına nakşetmişti. Herkesin sesine ses, derdine derman, yardımına
koşardı.
Yardımseverdi.
Eli boldu gönlü gibi, zamanın zenginlerine benzemediği için bazıları tarafından
hayretle karşılansa da o paylaşmanın haz'ını tatmıştı. Birinin sıkıntısını
gidermek, ona yardımcı olmak, işini görmek paha biçilemezdi o'nun için...
Zenginin değil fakirin dostuydu, küçükle küçük büyükle büyüktü. Makamda, mevki
de gözü yoktu, çünkü o en büyük makam olan gönüllerde yer almıştı. Çiftçiydi,
muhtardı, esnaftı, oda başkanıydı, ağa'ydı ama her şeyden önce O Ceyhan'da
insanlar arasında bir köprüydü...
Cenazede köylüsü, Köprülü köyünden biri diyor ki 'Köyümüzün direğiydi,
direğimiz yıkıldı' O an içimden dedim ki 'O Ceyhan'ın köprüsüydü, köprümüz
yıkıldı.'
Bir insan düşünün;
Bürokratı, siyasetçisi, işçisi, çiftçisi, esnafı, STK'cısı, sporcusu, zengini,
fakiri herkes tarafından sevilen, sayılan biri. Ve ölüm haberi herkesi yasa
boğup, herkesin cenazede birbirine başsağlığı dilediği bir ölüm... 'Her canlı
ölümü tadacaktır' kuşkusuz; ama bazı gidişler erken olur, zamansız olur, giden
geride kor yangınları bırakır, dengeleri sarsar da gider.
Bir adam geldi geçti bu dünyadan; adı Muhammet Bulut, giderken adeta bulut
çöktü şehrin üstüne... Ne söylense, ne yazılsa boş...
Hiç bir söz, hiç bir eylem geri getiremez gideni...
Hani, o Kürt, o Türk, o Alevi, o Sunni... diye ayrıştıranlar var ya; Ben Kürt,
O ise Yörük'tü. Belki kan bağımız yoktu ama insan bağımız vardı. İnsan
olmadıktan sonra kürt, türk, arap, alevi sunni vs. olsa ne olur olmazsa ne
olur?
Mekanın Cennet olsun yüreği güzel insan...